YENİ TÜRKÇEMİZ!..
Bir yanda futbol maçlarını anlatan, hemen her kanaldaki sözleşmiş gibi spikerler, bir yanda yazılı basın, bir yerden yönetilir gibi, yeni bir Türkçe yaratmaya başladılar..
Bizim kuşaklara güçleri yetmez ama, genç kuşaklara kötü örnek olup dil alışkanlığı yaratırlarsa, yandı gitti güzel Türkçemiz..
Kanallardan örnek veriyorum.
Diyelim takımlar sahaya çıktı, yerlerini aldılar. Top santraya kondu. Spiker anlatıyor..
“Şimdi Beşiktaş oyunu hareketlendirecek..” Yahu, oynanan bir oyun hareketlenir. Ortada oyun yokken, yani futbol deyimiyle top oyunda değilken, oyun hareketlenmez, başlar.. Onun için de adı “Başlama vuruşu”dur zaten.
Ya da..
Bir takım taç atıyor, ya da serbest vuruş, ya da aut.. Her ne ise..
“Şimdi Ahmet oyunu hareketlendirecek..”
Yahu oyun durmuş. Ortada olmayan oyun hareketlenmez, başlar..
Bu deyimi kim icat etti?. Kim öğretti size de hepiniz kopyacı oldunuz?.
RTÜK denen kurum, güzel Türkçemizden de sorumlu değil mi?.
Ya yazılı basın?. Örnek bizim gazeteden..
Yahu polis-adliye haberleri en çok okunur, en çok tıklanır, dünyanın her yerinde. Bizde bu yüzden en çok kalınan sayfadır, sayfa 3..
Bir cinayet haberi.. “Otel odasına girdiği son an” başlıklı yazıdan..
“Özgür Aydoğan bir süre sonra odaya giriş yapıyor.
Ardından odadan çıkış yaparak eşinin kaçtığı alana gittiği görülüyor.” “Giriyor” değil, “giriş yapıyor!.” “Çıkıyor” değil, “çıkış yapıyor..” Sayfanın editörü sevgili Yasin Eskiköy, bu ifade seni rahatsız etmedi mi?. Niye, hem de resimli imzasını koyduğun Atakan Irmak kardeşime yazısını geri verip, “Al bunu yeniden yaz” demedin?.
Bu gazete hepimizin. Hepimiz, her noktasına özenmek durumundayız..
Benim editörüm beni günde kaç defa arıyor, bilir misiniz?.