KENDİNE SAĞLIKLI VE UZUN BİR HAYAT ISMARLA
Tarihte ilk kez genin talimatlarını ve bunun kontrol edilebileceğini söyleyen kişi evrimsel biyolog, paleontolog ve filozof Conrad Waddington’dur. Bu bilim insanı “Epigenetik” kavramını bilim dünyasına kazandırmıştır. Epigenetik, DNA vesilesi ile değil, çevresel yani dışardan gelen etki ile olan gen değişimine denir. Örneğin, yediğimiz yiyecekler, çevresel koşullar, hava şartları, radyasyon, UV ışınları ve benzeri…
Aldığımız besinlerin, yiyeceklerimizin, içeceklerimizin sadece bizim doymamızı sağlayan ya da bize keyif verdirmekten ibaret olmadığını ifade etmek gerekir. Besinler bilgi taşır, DNA’nın mesajlarını iletmek için enerji oluşumunun yakıtıdırlar. Yediğimiz yiyecekler, vücudumuzda eğer taşıyorsak bazı kötü genlerin işlevini engellemek gibi üstün bir göreve de sahiptirler. Dolayısı ile doğru beslenme yolu ile neyi ne zaman, ne kadar yiyeceğimizi bilirsek bedenimizde “Bio-hacking” yapabileceğimizi öğrendik. Bu kavramı açıklamak gerekirse; biyolojimizi bilinçli şekilde yöneterek, vücudumuzun olumlu şekilde, değişikliğini sağlamaya denir.
Amerika Birleşik Devletleri’nde olan Duke Üniversitesinde bilim insanları tarafından uzun süreli bir bilimsel araştırmada yetersiz beslenme yüzünden kişinin epigenetiğinin etkileneceğini açıkladılar. Genlerin ifadesinin değişimini 2000 çocuk üzerinde yapılan gözlem ve ölçümleme ile bu çocukların doğdukları günden 18 yaşına gelene kadar takip ettiler. Genlerinde hiçbir kalıtımsal bir sorun olmadığı halde yoksulluklarından dolayı yeterli besini alamayan çocukların gelişiminin etkilendiğini, mikro-organizmalarına bakıldığında DNA ve RNA aktivitelerinde düzensizlikler olduğu saptanır. Araştırmanın sonucuna göre sigara dumanlı ortamda büyüyen çocukların akciğer kanseri geni taşımamasına rağmen ilerleyen yaşlarında bu riski taşıyacakları, genlerinde oluşan değişim ile tespit edilir. Ayrıca bu çocukların bağışıklık sistemlerinin zayıf olduğunu ve ilerleyen yaşlarında birçok sağlık bozukluğuna gen değişimleri yoluyla sebebiyet verebileceğini öngörürler.