Türkiye’de 1 Kasım 1928 tarihinde 1353 sayılı “Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun“un kabul edilmesi ve yeni alfabenin yerleştirilmesi sürecine genel olarak verilen isimdir. Yasa, 3 Kasım 1928 günü Resmî Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu yasanın onaylanmasıyla o güne değin kullanılan Arap harfleri esaslı Osmanlı alfabesinin geçerliliği son buldu ve Latin harflerini esas alan Türk alfabesi yürürlüğe kondu.
Atatürk ve Harf Reformu
Mustafa Kemal de bu konuyla 1905-1907 tarihleri arasında Suriye’deyken ilgilenmeye başladı. 1922 yılında Atatürk Halide Edib Adıvar‘la yine bu konu hakkında konuşmuş ve böylesi bir değişikliğin sert önlemler gerektireceğini söylemişti.
Eylül 1922’de Hüseyin Cahit’in İstanbul basın yayın üyelerinin katıldığı bir toplantıda Atatürk’e sorduğu “Neden Latin harflerini kabul etmiyoruz?” sorusuna, Atatürk “Henüz zamanı değil.” yanıtını vermişti. 1923’teki İzmir İktisat Kongresi‘nde de aynı yolda bir öneri sunulmuş, ancak öneri kongre başkanı Kâzım Karabekir tarafından “İslam’ın bütünlüğüne zarar vereceği” gerekçesiyle reddedilmişti. Ancak tartışma basında geniş yer bulmuştu.
28 Mayıs 1928’de TBMM, 1 Haziran’dan itibaren resmî daire ve kuruluşlarda uluslararası rakamların kullanılmasına yönelik bir yasa çıkarttı. Yasaya önemli bir tepki gelmedi. Yaklaşık olarak bu yasayla aynı zamanda da harf reformu için bir komisyon kuruldu.
Komisyonun tartıştığı konulardan biri eski yazıdaki kaf ve kef harflerinin yeni Türkçe alfabede q ve k harfleriyle karşılanması önerisiydi. Ancak bu öneri Atatürk tarafından reddedildi ve q harfi alfabeden çıkartıldı. Yeni alfabenin hayata geçirilmesi için 5 ila 15 senelik geçiş süreçleri öngören komisyonda bulunan Falih Rıfkı Atay‘ın aktardığına göre Atatürk, “Bu ya üç ayda olur ya da hiç olmaz.” diyerek zaman kaybedilmemesini istedi.
Alfabe tamamlandıktan sonra 9 Ağustos 1928’de Atatürk, harfleri Cumhuriyet Halk Partisinin Gülhane‘deki galasına katılanlara tanıttı. 11 Ağustos’ta Cumhurbaşkanlığı hizmetlileri ve milletvekillerine, 15 Ağustos’ta da üniversite öğretim üyeleri ve edebiyatçılara yeni alfabe tanıtıldı. Ağustos ve eylül aylarında da Atatürk farklı illerde yeni alfabeyi halka tanıttı. Bu sürecin sonunda komisyonun önerileriyle, kimi ekleri ana sözcüğe birleştirme amaçlı kullanılan kısa çizginin atılması ve düzeltme işaretinin eklenmesi gibi değişiklikler yapıldı.
8-25 Ekim tarihleri arasında resmî görevlilerin hepsi yeni harflerin kullanımı ile ilgili bir sınavdan geçirildi.