İstanbul’da otopark sorunu 40 yıl öncede aynıydı…
30-40 sene önce İstanbul’da trafik sorunu çok büyüktü ve merkezi yerlerde arabayla girip çıkmak saatler alıyordu.En büyük bahane park yeri sorunuydu.Ama yeni yollar yapıldı,nüfus arttı,araba sayısı arttı.
Şehir içine girişin yasaklanması lazım dendi,avrupada bir çok ülke böyle yapıyor dendi , evlerin altına otopark mecburiyeti getirilsin dendi,Park cezası birkaç kat arttı…v.s
Sonuç? neredeyiz 40 sene geçti.
Benim bildiğim,sorun daha BÜYÜDÜ.
.Bakırköy,Bahçelievler,Bağcılar,Taksim,Şişli,Etiler,Kadıköy,Maltepe,Kartal v.s istediğiniz yere gidin ,hiç biri farklı değil.Sadece fark her yerde değnekçi var İspark adında bir Şirket var (Seçim döneminde açıklanmıştı,iki yıldan beri milyonlarca lira zarar etmiş,bu durumda çok ilginç,ayrıca ele almak gerekiyor.)
Burada özellikle vurgulamak istediğim ,değnekçiler para alıyor öyleyse oraya park etmek yasal halemi geliyor..Bu çok ilginç ,aynı yere park ediyordum arabamı bana yasak yere park ettiğimden park cezası kesiliyordu diyelim 2 sene evvel, cama konuluyordu şimdi aynı yere koyuyorum 10-15 TL para veriyorum.Her şey tamam.Orası tıkanıyormu,yayalar yoldanmı geçiyor bu önemli değil.
Yine kaldırımlar büyümedi,bir çok yerde örn.Nişantaşın da millet mecburen yoldan yürüyor.Buralarda 2.sıra bile park etmek serbest,Harbiye caddesi 2. sıra serbest.O zaman bu sorunun çözümü,otopark yapmaktan geçiyor.Başka çare yok gibi geliyor.Veya binaların kendi otoparkları olması lazım halbuki bu çok kolay 40 sene önceden başlansaydı bu sorun kesin çözülmüştü.
Ama rant,siyasi kaygı daha önce geliyor.Yani insanlar aynı sorunlar içerisinde 40 yıldan beri yaşamakla artık bıtkınlık,Yönetimlere güvensizlik,siyasilerin sözlerinin yalanlarla dolu olduğunu,kimsenin insanların refahı,rahatı,sağlığı için uğraştığına inanmıyor.
Ben Çengelköy de yaşıyorum.Denize bu kadar yakın olup da yürüyüş yapmaya bu kadar uygun olmayan yer bulmak mümkün değil.Deneyin Beykoza kadar gidin bakalım yürüyecek kaldırım varmı? mecbursunuz yoldan yürüyeceksiniz ve can güvenliğiniz sıfır.
Bütün kaldırımlar işgal edilmiş.Milyonlarca dolar değerindeki denize sıfır yalıların otoparkları yok.Tamamı yol üzerindeki kaldırımları işgal etmişler.Yasal hiçbir şey yapılmıyor.
Sorun o kadar çok ki. Cadde üzerindeki Dükkanların hemen hemen hepsi önündeki kaldırımlara bir dükkan daha açmışlar.(Manavlar,büfeler,bakkallar,kuru yemişçiler,küçük lokantalar,1001 çeşit türü mağazalar v.s saymakla bitmez.
Bu durum Belediyelerin CHP,AKP,MHP v.s olmasına bağlı değil.Hepsi aynı kafa..
Hatta eskiden yoktu.şimdi motorlar(kuryeler,yemek taşıyıcıları,gençler…hep kaldırımlardan gidiyorlar,bir gün kızdım..abi dedi benim yetişmem gerekli dedi niye deyince yemeği 2 dakika geciktirsem ceza ödüyorum dedi.Şaştım kaldım gerçekten böyleymiş.
Kaldırımda yürürken çöp toplayıcıların arabaları geçiyor.Yol vermezsen yandın üzerine bir güzel sürterek geçiyor.Korona hak getire..Nasıl olacak bu iş,resmi kurumlar görevlerini yapacak.Kaldırıma park edenlere ,kapı önlerine 2.dükkan açanlara,kaldırımda motor veya yeni çıkar kay kaylar sürenlere öyle caydırıcı cezalar kesilmeli ki bak bakalım bir daha yapıyorlarmı.
Avrupada cezalar ağır ve caydırıcı..
Kalın sağlıcakla,18.12.2020
Av.Talat Güneş