Birileri devletle dalga geçiyor!..
Bu ülkede üç anayasal güç var..
Yasama, kumarı yasaklayan yasayı çıkarmış. Önceden izin almadan ceplere reklam mesajı atmayı yasaklayan yasayı da çıkarmış..
Gerisi, Yürütme ve Yargı’da..
Yürütme, yasanın altında “Şu bakan yürütmekle görevlidir” yazar, kimse o.. Konumuzda içişleri, Adalet ve de Ulaştırma ve Haberleşme Bakanları..
Yargı.. Eski adı Müdde-i Umumi idi. Yani Kamu Avukatı.. Kamu adına dava açan adam..
Sevgili Haşo, bu ülkede ne yasaları yürütmekle görevli bakanlar ilgili konuyla, ne de adları hem de “Cumhuriyet” ile birleştirilen savcılar.. Koca ülkede binlerce savcı var. Suç her birinin görev alanında işleniyor.
“Farkında değiliz” demesin hiç kimse.. Ben iki yıldır yüz kere yazdım. Her yazım satır satır okunuyor. Hakkımda tonla dava nasıl açıldı yoksa?.
Şimdi Klas Bahis diye mafya bozuntusu hayvanlar (Sövüyorum, çünkü yaptıkları “Terör”e bu devletin anayasal güçleri, gözlerini kapayınca, içimi rahatlatmanın başka yolu kalmadı.) beni kumarlarına çekmek için gene bol bonus vaadi ile arka arkaya reklam gönderiyorlar.
Reklamın altında bir not var..
“SMS listemizden çıkmak için http://iptal.biz/fRzQa” diye bir adres vermişler..
Ulan hayvan yasa öyle değil bir defa. Yasa “Önce izin alacak sonra reklam yollayacaksın” diyor.
İşim gücüm yok, bir de sizin gibi mafya bozuntuları ile uğraşacağım öyle mi?.
Ama utanmazlıkları artınca itlerin kurtulmak için verdikleri adresi tıkladım.
İyi ki tıklamışım.. Ne çıktı inanmazsınız?.
“Abdullah Şen SMS izin formu..” Bu formun altında “İstiyorum” ve “İstemiyorum” diye iki şık var. Seçmemiz için.. Ama oraya gelene dek iki soru daha var..
“Adınız, Soyadınız”
“Cep Telefonunuz”
Yani bu sanal kumar mafyasında benim telefonum yok, aslında. Turkcell numaralarını babalarının malı gibi kullanıp duruyorlar.. Tuzaklarına düşer “İstemiyorum” formu yollamak istersem, adımı ve telefonumu kendi ellerimle mafya itlerine vereceğim..
Ondan sonra başıma ne soygunlar gelir, bir düşünün..
Şimdi ben, TC vatandaşı Hıncal Uluç bu kadar çaresiz miyim?.
Bu ülke yasakları tepe tepe ihlal, devletle alenen ve resmen alay edilirken, beni ve yasal haklarımı, Yürütme ve Yargıda kim savunacak?.
Ha bire bunu soruyorum.
İçişleri Bakanı ve basın bürosu.. Tıss..
Adalet Bakanı ve basın bürosu.. Tıss..
Ulaştırma ve Haberleşme Bakanı ve basın bürosu..
Tıss..
İstanbul Cumhuriyet Baş Savcısı.. Tıss..
Bir kişi, tek bir kişi ses (!) verdi..
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Ömer Fatih Sayan..
Perşembe sabahı ben hastanede iken aramış..
Akşam haberim oldu. Hemen döndüm..
Özel kalemi bağlar gibi yaptı.. Sonra “Şu an meşgul, bu numaradan size döneriz” dedi..
Cuma geçti. Pazartesi öğlen şimdi.. Hala ses yok..
Bir daha ararsa, ben meşgul olacağım bu defa..
Beni saymayanı ben niye sayayım.
Bay Sayan’ın bir diyeceği varsa, sayfada mail adresim var. Yazılı göndersin. Ya da ona benden izin.
Özel kaleminde cebim var. SMS atsın..
Tamam mı?.