Bu ülkenin sahibi yok mu?.
Sezon başlarken, Türkiye Futbol Federasyonu’na da, RTÜK’e de alenen ve resmen yalvaran bir açık mektup yazdım.. “Bu milletin en büyük ortak eğlencesi, televizyonda futbol izlemektir. Maç yayın haklarını satın alan ve seyircisine parayla satan LigTV adlı acımasız kurum, aldığı paraya doymadığı için, bir de reklam işine girip, maç yayınlarını piç ediyor, öncesine, sonrasına, arasına reklamlar doldurup, seyircinin havaya girmesini önlüyor, en insancıl, en dramatik, en merak edilen sahneleri reklam uğruna yayınlamıyor. Aç gözleri doymuyor. Canlı yayın üzerine reklamlar bindirip ekranı çöplüğe çeviriyor. Yasak olmasına rağmen, maç spikeri, alenen ve resmen reklam ve program tanıtımları yapıyor. RTÜK kendi koyduğu kuralların paçavra edilmesine göz yumuyor. Ne olur bu sene yummasın.. Ne olur, Ankara tarafından atanan Futbol Federasyonu ağırlığını koysun.. ‘Temiz ekran’ sağlansın. İngiliz, Fransız, Alman, İtalyan seyircileri gibi, biz de adam yerine konduğumuzu bilerek ‘Temiz maç’ izleyelim” dedim.. Kılını kıpırdatan olmadı. Rezillik de artarak devam etti. İkinci yarı başladı geçen hafta ve LigTV cıvıklığı doruğa çıkardı. Gaziantep- Galatasaray yayını, maç öncesi sunucunun Lassa reklamlarıyla başladı. Maç boyu da spiker, maçı anlatmayı kesip Lassa reklamları yaptı. Ey RTÜK, bu yasak, bu suç değil mi?. O yönetmeliği siz yaptınız. Ota, boka ceza keserken, önüne gelen filmin, önüne gelen sahnesini buzlayıp seyir zevkini piç ederken RTÜK oluyorsunuz da, bu rezillik yıllardır devam ediyor, neden görmüyor, neden cezalar yağdırmıyorsunuz?. Kendi kuralınız, canlı yayında reklam, ancak reklam koymanın serbest olduğu alanlara konabilir. Yani bir futbol maçında piste, ya da kale arkalarına, tribünle kale arasında kalan bölüme.. Tribün, seyirciler, bayraklar, pankartlar, maçın doğal görüntüleridir. Onların üzerine reklam konmaz. Kaç bin (binlerce, binlerce kez ihlal yani..) tane koydular, gözleriniz mi bozuk, yıllardır?. En çok izlenen programda sizinle her hafta her maçta dalga geçiyorlar, nasıl razı oluyorsunuz?. Maç oynanıyor.. Top kalenin önünde.. LigTV topu bırakıp, geniş çekimle kapalı tribünü gösteriyor. Niye.. Çünkü üzerine reklam bindirecek.. Kaç defa?.. Kaç defa?.. Maçın bandını benimle izler misiniz, milletin ahlak bekçiliğine soyunmuş RTÜK üyeleri?. Korner atılırken, kalenin önüne reklam biner mi?. Faul var mı, yok mu, tekrar edilirken, ayakların üzerine reklam biner, seyirci çıldırtılır mı?. Maç oynanırken ekran küçülür etrafa reklam konur mu?. Bu ne doymaz bir aç gözlülük, bu ne halkı, eşşek, eşşek kere eşşek yerine koymaktır?. Hadi geçen yıllarda bunu yapan “Özel” teşebbüstü. Şimdi, DigiTurk, devletin yönetiminde.. TMSF el koydu. Devletin, yani vergi veren halkın, benim.. Benim kanalım, benimle, milyonla insanla dalga geçiyor.. RTÜK seyirci.. Federasyon seyirci.. TMSF seyirci.. Yahu bunların bağlı olduğu bakanlar yok mu?. RTÜK ve televizyonlar kime bağlı.. Federasyon kime bağlı.. TMSF kime bağlı?. Bu ülkede, hem de devlet kontrol ve yönetimine alınmış bir kurum, hala özel patronları varmış gibi, halkla alay etmeye devam ediyorsa, biz şimdi kime baş vuralım?. Başbakan Yardımcısı, Sayın Bülent Arınç?. TRT size bağlı biliyorum. Konuya biraz yakınlığınız vardır. Ne dediğimi herhalde siz anlarsınız. Yürütmenin de 2 nolu adamısınız.. O zaman bu işe belki siz el koyar, bu rezilliği belki siz durdurur, hafta sonu gecelerini sevdikleri takımın maçını izlemeyi arzu etmek dışında günahları olmayan milyonlarca insanın ruh hastası olmasını önlemek gibi bir sorumluluğu belki siz yüklenirsiniz.. RTÜK, TFF ve TMSF’nin ve kimlere bağlı iseler, onların, bu halkla zerre ilgilenmedikleri ortaya çıktı, çünkü.. Bu millete biri sahiplensin artık, ne olur?.